Yazarlar

Bu hikâye, kendine inananların hikâyesidir

Bu hikâye, kendine inananların hikâyesidir. İnsanın kendine inancı olduktan sonra, başkasının ona inanıp inanmadığının bir önemi yoktur. Aynaya bakıp “Sen kendine inanıyor musun?” sorusuna cevap aradığında, yanıtın evet ise başkası sana inansa ne olur, inanmazsa ne olur. Bu süreçte elbette sana inananlar da olacak, sana inananları hiçbir zaman unutma, hayal kırıklığına uğratma ve kader birliği yaptığın kişileri yolda bulduklarınla değiştirerek ahde vefasızlık yapma… Unutma hayallerin var ve her şey “Sen kendine inanıyor musun?” sorusu ile başlar…

Şems-i Tebriz’in söylediği gibi: “Sen darda olduğun vakitlerde, sana bahşedilmiş olanlarla elinden geleni yaparsın, en güzel çareleri düşünürsün uygularsın. Fakat yine bir şeyler olmuyorsa o zaman teslim olmayıp kendini yerden yere vurman iyi bir durum değildir. Direnmekle kendi iç huzurunu bozarsın. Teslim ol demek elin kolun bağlı otur demek değildir. Sadece sen her imkânı denediğin halde olmuyorsa onda senin için belki daha değişik güzellikler olacaktır veya senin için hayırlısı neyse o olacaktır. Hakkın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine teslim ol, bırak hayat sana rağmen değil seninle beraber olsun. Düzenim bozulur hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstününden daha iyi olmayacağını.”

Bu hikâye, kendine inananların hikâyesidir

Kendine inanların ödülü başarıdır. Başarı öyle şans eseri ortaya çıkmaz, başarının arka perdesinde yaşanmışlıklar vardır. Kimse kimsenin ne yaşadığını, iç dünyasında hangi fırtınaların koptuğunu bilmez, bilemez. Bu süreçte belki de kırılacaksın, üzüleceksin, yorulacaksın, pes edeceksin ve belki de birçok yol kazaları yaşayacaksın, unutma bazen başarının da bir karşılığı vardır, o karşılık bazen bedel ödemek olabilir.

Gerçek başarı hikâyesi yaşanmışlıklarla ortaya çıkmaktadır. Bazen tarafını seçip seçim yapman gerekebilir, iyi de yapmak senin elindedir, kötü yapmakta… Asıl olan doğrularınla ve yanlışlarınla gerçekten yüzleşip, yolun her ney ise doğru olana devam etmek değil midir?

Gerçek başarı hikâyesi yazan kişiler, sosyal hayatta her zaman saygı ve takdir görmüştür. Hikâyenin kahramanına her zaman büyük bir ilgi ve hayranlık vardır. Gerçek hikâyenin kahramanları öyle tesadüfen ortaya çıkmazlar, hepsinin bir yol hikâyesi vardır. Gerçek hikâyenin kahramanları kişiye idol ve rol modeli olurlar. Hikâyenin kahramanına ve hayata iz bırakan tüm kahramanlara selam olsun…

Bu hikâye, kendine inananların hikâyesidir. Unutma hayallerin var! Sana, senden başka çare yok…

Ömer KÖSE

 

 

Bir Cevap Yazın