Savaşta Çocuk Olmak!

Savaşta çocuk olmak! Savaş, insanlık tarihinin en acımasız ve en yıkıcı olaylarından biridir. Savaşın yarattığı tahribat, yalnızca savaşan tarafları değil, masum sivilleri de etkiler. Savaşın getirdiği yoksulluk, şiddet, açlık, hastalık ve ölüm, milyonlarca insanın hayatını altüst eder. Savaşın en büyük kurbanları ise çocuklardır. Çocuklar, savaşın yarattığı travmalarla yaşamak zorunda kalırken, eğitim, sağlık, güvenlik ve oyun gibi temel haklarından da mahrum bırakılırlar.

Savaşta çocuk olmak, her an ölüm korkusuyla yaşamak demektir. Savaşta çocuk olmak, evini, ailesini, arkadaşlarını, okulunu kaybetmek demektir. Savaşta çocuk olmak, açlık, susuzluk, hastalık ve yaralanma ile mücadele etmek demektir. Savaşta çocuk olmak, çocukluğunu yaşayamamak, oyun oynayamamak, gülememek demektir. Savaşta çocuk olmak, savaşın nedenini ve sonucunu anlamadan, sadece acı çekmek demektir.

Savaş çocuğu olmak, insan haklarının ihlal edilmesi demektir. Savaşta çocuklar, sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da zarar görürler. Savaşın travması, onların ruh sağlığını bozar, korku, kaygı, depresyon, öfke ve suçluluk gibi duygulara neden olur. Savaşta çocuklar, eğitim haklarından mahrum kalır, okula gidemez veya okulları bombalanır. Savaşta çocuklar, sağlık hizmetlerine erişemez veya sağlık merkezleri tahrip edilir. Savaşta çocuklar, ailelerinden ayrı düşer veya aileleri öldürülür.

Çocuklar, savaşın getirdiği şiddet, yoksulluk, açlık, hastalık, göç, ayrılık ve ölüm gibi travmatik deneyimlerle karşı karşıya kalırlar. Bu deneyimler, çocukların fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimlerini olumsuz yönde etkiler. Çocuklar, savaşın ortasında kaldıklarında, güvenlik, eğitim, sağlık ve oyun gibi temel haklarından mahrum kalırlar. Savaşın çocukları, psikolojik olarak da derin yaralar alırlar. Savaşın neden olduğu korku, kaygı, stres, depresyon ve travma bozukluğu gibi rahatsızlıklar, çocukların ruh sağlığını olumsuz etkiler. Savaşta çocuk olanlar, normal bir çocukluk yaşayamazlar.

Savaş, tüm insanlığın utancı demektir. Savaşta çocukların yaşadıkları acılar ve hak ihlalleri, insanlığın vicdanını sızlatmalıdır. Savaşta çocukların sesini duymak ve onlara yardım etmek tüm dünya ülkelerinin görevi olmalıdır. Savaşta çocukların haklarını savunmak ve korumak için uluslararası toplumun iş birliği yapması gerekmektedir. Savaşta çocukların barış içinde yaşaması için savaşı durdurmak ve önlemek için tüm insanlığa büyük görevler düşmektedir. Barışta çocuk olmak, geleceğe güvenle bakmak demektir. Barışta çocuk olmak, insanlığın kazanması demektir.

Ömer Köse